Kardiyoloji Kliniği Anjiyo Ünitesi’nde Yapılan İşlemler:
Koroner Anjiografi: Kalbi besleyen
koroner damarlarının görüntülenmesi işlemine koroner anjiografi denilmektedir.
Kliniğimizde anjiyo işlemi bilekten, koldan, kasıktan lokal anestezi ile
yapılmaktadır. Anjiyo sırasında hasta uyanıktır ve ağrı duymaz. İşlem yaklaşık
15 dakika sürer. Anjiyo tekniğine göre, işlem sonrasında hastanın 6 saat ile 8 saat
arasında hastanede kalması gerekir, yapılan kontroller sonrası hasta taburcu
edilir.
Perkütan Koroner Girişim: Koroner anjiografi
ile kalbi besleyen damarlarda görülen tıkanıklıkların balon ve stent ile
açılması işlemidir. Hastanemize, kalp krizi ile gelen her hastaya
koroner anjıografi ve aynı esnada balon, stent ile damar açma işlemleri 7 gün
24 saat uygulanabilmektedir. Kalp damarları dışında, bacak, kol,
böbrek damarlarındaki tıkanıklıklar da bu yöntemle kliniğimizde
açılabilmektedir.
Akut İnme Girişimsel Tedavi: Kliniğimizde
beyin damarı tıkanması sonucunda gelişen felç durumundahastaya beyin anjiografisi yapılarak tıkanıklık tespit edildikten
sonra beyin damarını açma işlemi uygulamaktayız.
Karotis Stentleme: Şah damarları
tıkanıklıklarında da hastada felç gelişmektedir. Şah damarı anjiografisi ile
saptadığımız tıkanıklığı balon ve stent işlemi ile açıp hastanın felç geçirmesi
önlenebilmektedir.
Transkateter Aort Kapak İmpantasyonu (TAVI):
Aort kapak ileri derecede kireçlenip daraldığında açık kalp ameliyatı ile
kapak değişmektedir. Bazı özel hasta grubunda ileri yaşta, cerrahinin riskli
olduğu durumda, kasıktan girilerek aort kapak değişimi anjio yöntemiyle
kliniğimizde yapılabilmektedir. Hasta kısa sürede taburcu olup normal işlerini
yapabilecek konuma gelmektedir.
Sol Atriyal Apendiks Kapama: Ritim
bozukluğu olan hastalarda felce sebep olan pıhtı en sık kalbin sol apendiksinde
görülmektedir. Bu durumda hastaya kan sulandırıcı ilaçlar verilmekte ve aylık
kan tahlili ile kanın sulanmışlığı kontrol edilmektedir. Kliniğimizde bazı özel
durumlarda; ilaca bağlı sık kanaması
olan, kan sulandırıcı ilaç kullanması yasak olan hastalarda sol atriyal
apendiks cihazla kapatılarak içinde pıhtı olması önlenmekte ve hasta felçten
korunabilmektedir.
Elektrofizyoloji Konusunda Deneyim: Kalbin
uyarı çıkaran elektriksel bir yolu vardır. Bunla çıkan uyarı ile kalp kasları
kasılma komutu almaktadır. Sağ
kulakçıkta yer alan ana merkezden (sinus düğümü) çıkan uyarılar, kulakçıklarla
karıncıklar arasında yer alan bir ara istasyondan (atriyoventriküler düğüm)
kısa bir bekleme ile geçtikten sonra yine özelleşmiş iletim yolları ile
karıncıklara yayılır. Böylece ana merkezde üretilen elektriksel uyarı tüm kalp
kası hücrelerine iletilerek kalbin kasılmasını sağlar. Elektrofizyolojik
çalışma denilen tanı yöntemi ile kasık içine yerleştirilen ince kılıflardan
geçirilerek kalbe ulaştırılan elektrod kateter denilen ince teller yardımıyla
kalbin içinden doğrudan alınan elektrik sinyalleri gelişmiş bilgisayarlar
aracılığı ile değerlendirilerek normalden sapmalar araştırılır. Kateter ablasyonu ise, radyo dalgaları verilerek yapılan
ritim bozukluğu tedavisidir. Bu yöntem ilaçlarla denetim altına alınamayan
ritim bozukluklarında ya da hastaların yaşam boyu ilaç almayı istememeleri
halinde uygulanır. Kliniğimizde 3 boyutlu komplex haritalama, ventrıküler ve
supraventriküler ablasyon yapılarak ritim bozuklukları tedavi edilebilmektedir.
Atriyal Fibrillasyon Ablasyonu: En
önemli ritim bozukluklarından olan AF, kalp kulakçığında pıhtı oluşmasına sebep
olup, hastada felç riski doğurabilmektedir. Bunu önlemek için doktorlarımız
tarafından değerlendirilen bazı AF hastalarında, ablasyon (ritim bozukluğu
odağını yakma işlemi ) uygulanabilmektedir.
Kalp Pili Takılması: Ritim
bozukluklarının tedavisinde hastalarımıza geçici ve kalıcı kalp pili
takılabilmektedir
ICD, CRT Takılması: Kalp yetersizliği
olan hastalarımızda kalbin senkron kasılması için CRT, ölümcül ritm
bozukluklarına karşı şoklama yapmak için ICD cihazları takılabilmektedir
Endovasküler Aort Girişimlerinde Deneyim
(EVAR, TEVAR): Aort damarı kalpten çıkan bütün vücuda kan götüren ana
damardır. Aort ameliyatları sadece açık yöntemle yapılabilmekte iken 2000'li
yıllardan sonra aort ameliyatlarında kapalı yöntemler de kullanılmaya başlandı.
Karın içi aort damar genişlemelerinde EVAR, göğüs içi aort damar
genişlemelerinde TEVAR işlemi yapılarak ameliyatsız aort yırtıkları tedavi
edilmekte ve aort damarının daha çok genişleyip yırtılması önlenebilmektedir.
Periferik Damar Hastalıklarına Girişimsel Tedavi:
Kalbi besleyen damarlar dışındaki
damarların daralmasıyla ortaya çıkan Periferik (çevresel damar hastalıkları),
felç gibi çok ciddi sonuçları olan hastalıklara yol açabiliyor. Kendini en çok
damar tıkanıklığı ile belli eden hastalıkları erken tanılamak çok önemli. Periferik
(çevresel) damar hastalığı (PDH), kalbi besleyen koroner damarlar dışındaki
damarların besledikleri organlara yeterli kan götüremeyecek şekilde daralmasına
veya tıkanmasına deniyor. Kliniğimizde Girişimsel
Tedavi Pta (Balon anjiyoplast), pta+stent implantasyonu, trombolitik (pıhtı
eritici tedavi) yapılmaktadır.